KUZEYZADE

26 Ekim 2016

Anne Adayları İçin Gerekli-Gereksizler Lİstesi



Merhaba
Çok uzun zamandır aklımda olan bir konuyu yazıyorum bugün.Uzun zamandır aklımda diyorum çünkü Kuzey yürümeye başladığı andan itibaren keşfedecek o kadar çok şey varki O'nun dünyasında.Bu keşifte elinden tutan en favori arkadaşı ben olduğum için bir çok şeyi aynı anda beraber yüretemediğim zamanlar oluyor arada.

Kuzeye hamileyken okuduğum kitaplar ve sayısız aylık dergiler şöyle bir yanda dursun.Anneliğin bir kitabı olmadığını öğrendim ben.Her annenin tek bir hayali olduğunuda.Her zaman en iyisini almak.Ve en iyinin aslında bazen ihtiyaçlarımıza hitap etmediğini,edemediğini.O çok paralar verip aldığınız mama sandalyesi yerinden kalkmıyorsa, çok havalı duran bebek arabanızla kaldırımda yürümek bir zaman sonra mücadeleye dönüştüyse sizin suçunuz değil.Gerçekten.
Heleki eşinizle o kocaman bebek pusetini arabanın bagajına kim koyacak kim çıkaracak tartışmasını yaparken buluyorsanız artık kendinizi yalnız değilsiniz.Hatta belkide bir iki ay kullanıp şimdi nereye sığdıracağınızı bilmediğiniz bir beşik bile olabilir evinizin bir köşesinde duran.
unutmayın; yeni bebeğin hevesiyle aldığımız bir çok şey, bir kaç ay içinde başımızın belası olabiliyor.

İlk zamanlar en önemli olan bir kaç şey dışında sonraki altı ayda yeni ihtiyaçlar gündeme geliyor.
Şimdi sadece ilk altı aylık dönemdeki olmazsa olmazları yazacağım.
*bol bol bebek bezi ve ıslak mendil
*Anakucağı
*ev tipi anakucağı
*bebeği yıkamak için basit bir küvet ve kova
*Emzirme minderi
*Yenidoğan ve 0-3 ay için ayaklı tulumlar
*En az 2 adet havlu 
*Süt sağma makinesi(elektrikli)
*Süt saklama kapları 
Anakucağı ilk etapta olmazsa olmazlardan.Çünkü bebeği dışarıda ve arabada taşımak için en güvenli yol.Hastane çıkışında gerekli olduğu için hamileliğin son zamanlarında temin edilmesi gerekir.Ancak anakucağı alırken içine oturtabileceğiniz bir puset almanız gerekiyor.İşte tam bu noktada kafa karışıklığı başlıyor.Baston puset haricinde ne alırsanız alın en geç 1 sene sonra değiştirmeniz gerekecek bir ihtiyaç daha gündeme gelecek.Bebeğiniz 7. ayda tamamen oturmaya başlayacağı için anakucağı paketlenip dolabın üstüne kalkacak.Ve pusetinizi kendi oturma aparatı ile birlikte kullanmaya başlayacaksınız.İlk zamanlar bebek çokta ağır olmadığı için hala caddelerde avmlerde salına salına yürüyebilirsiniz.Ama bebeğinizin bir yaşından sonra kaldırımlarda yürümek kol kaslarınızı epey bir güçlendiricek hatta çoğu zaman isyan etmeye başlayacaksınız.Tıpkı benim gibi.


Sizde almaktan pişmanlık duyduğunuz,hiç kullanamadığınız yada çok işinize yarayan ürünleri yorum kısmında yazabilirsiniz :)

bu bir yazı dizisidir, devamı gelecek



2 Mayıs 2016

Bebek Battaniyesi



      Bebekler için örülen battaniyeler her zaman dikkatimi çekmiştir.Kuzey doğmadan önce hem tığ işi hem şişle bir kaç battaniye örmüştüm.Uzun zamandır elime şiş ve tığ almamıştım.Bence kış aylarında örgü örmek çok güzel bir hobi.Şimdi çok sevdiğim bir arkadaşım yeni doğacak bebeği için bir battaniye ördüm ve bu sefer arkasına kumaştan astar diktim.El örgüsü bebek battaniyelerini kumaş astarla kaplamak yünü daha kullanışlı hale getiriyor.






4 Ekim 2015

Süt Artırıcı İrmik Tatlısı


Az kalorili süt artırıcı bir tarif bu, Ayşe hemşirenin kitabından.
Hazır irmikte çok seviliyorken yapılası ve yenilesi bir tatlı...


Malzemeler:
7 yemek kaşığı irmik
1 litre süt
5 yemek kaşığı şeker
1 tatlı kaşığı tarçın

Yapılışı:
İrmik,şeker ve sütü bir kaba konularak, orta ateşte koyulaşıncaya kadar pişirilir.Şeker hariç diğer malzemeler isteğe göre artırılabilir.Piştikten sonra cam bir kaba alınarak üzeri tarçınla süslenir.

22 Eylül 2015

Çocukla Gemi Turu (Yunan Adaları)


Temmuzun son haftası,
Saat 15:00 te Çeşme Limandan cruse gemisi kalkış için misafirlerini bekliyor.Biz yanımızda Kuzey olduğu için İstanbul'dan uçakla İzmir'e gitmeyi tercih ettik.Eşyalarımızı İstanbul'dan İzmir'e kara yoluyla gitmeyi tercih eden ailemizin, bagajına yerleştirdik.Yanımızda bir minik sırt çantası ve Kuzey'in puseti dışında hiç bir şey almadığımız için bavul bekleme gibi bir derdimizde olmadı.Bu şekilde uçakla seyahat etmeyi seviyorum.Adnan Menderes Havalimanına indiğimizde ailemiz bizi almak için bekliyordu.Hep birlikte Çeşme'ye doğru hareket ettik.Bu arada daha öncede başıma geldiği için mutlaka bu detayı yazmak istiyorum.Pegasus havayolları özellikle bebekli ve çocuklu ailelere yardımcı olmamak için elinden geleni yapıyor.Özellikle mümkünse orta yada ön kısımlardan yer istememize rağmen check-inimizi yapan çok sevgili kadın hostes bizi en arka koltuğa attı.Dönüşte de aynı problemi yaşadığımız için ve dahası en arka sıkışık koltukta 45 dakikalık rötarla Kuzey'i oyalamak için akla karayı seçtik.Bu tutumlarından ötürü bir daha asla Pegasus'u tercih etmeme kararı aldık.
Neyse dediğim gibi Çeşme'ye vardığımızda saat 14:00'tü.Limandan içeri girdik.Burda free shoptan alışveriş yapabilirsiniz.Yalnız Çeşme'deki ve gemi içindeki Free shop alışverişlerinizde aldığınız alkollü içeçekleri odanıza almanıza izin verilmiyor.Gemiye girerken bizim gibi şarabınızı sırt çantanıza atarsanız sorun yok.Gemiden ayrılacağınız son gün odanıza getirip bırakıyorlar.
Gemiye binerken varsa çocuklarınızda dahil girişte resminizi çekip pasaportlarınızıda alarak kaydınızı yapıyorlar.Pasaport yerine kimliğinizin yerine geçen bir kart veriyorlar.Bu kartlar ayrıca odanızın kapısını açan anahtarınız yerine geçiyor.Kartı kaybetmemeniz bunun için çok önemli.



Gemiye giriş yaptıktan sonra odanıza beklemeden çıkabiliyorsunuz.Bavullarınız görevliler tarafından odanıza teslim ediliyor.Her şey o kadar sistematik ilerliyor ki hiç kargaşa yaşanmadan odanıza kolayca ulaşabiliyorsunuz.Gemi belirlenen saatte hareket ediyor.Bu ilk anlarda odalara sürekli anons yaparak biraz kulaklarınızı yoruyorlar ve bütün yolcuları güvenlik tatbikatı konusunda bilgilendirmek için salona inmeleri konusunda uyarıyorlar.İşte burada biraz ürküyorsunuz biz bunu yaşamamak için tatbikata inmedik :)



Oda t-shirtle bile üşüyecek kadar serin ve geminin geneli böyle.Biz sabah çok erken saatlerde güne başladığımız için yorgunluktan hep birlikte odada uyuya kaldık.Kuzeyide uyutup yanımıza yatırdım.Oda bir gemiye göre oldukça konforlu.Tabii bizim gibi çocuklu bir aile için biraz küçük.Ama benim kanaatim ilave yatağa hiç gerek yok.Bu hemen sürgülü balkon camının önüne konulmuş açılıp kapanan tekli bir kanepe.Biz hiç kullanmadık ve boşu boşuna odada yer kapladı.Kuzey'i tek başına asla orada yatıramazdım.
Saat 19:00 da akşam yemeği başlıyor.Geminin restaurant bölümü iki taraflı açık büfe servis veriyor.Akşam yemekleri biraz kalabalık ve kargaşalı oluyor.Ancak garsonlar etrafınızda sürekli döndüğü için bir şeyi bir kere istemeniz yeterli oluyor.Açıkcası, diğer tatil tecrübelerime göre gemide yiyecek ve içecek servisini gayet başarılı buldum.

Akşam yemeğinden sonra gemi saat 20:00 gibi Mikonos adasına demir atıyor.Gemiden bota binerek adaya ayak basıyorsunuz ve her yarım saatte gece 3:00'e kadar bu botlar sizi gemiye taşıyor.Eğer
isterseniz ETS 'nin hazırladığı turla adada sirtaki gecesine katılabiliyorsunuz.Biz Kuzey'le zor olacağı için Mikonos'u yürüyerek biraz turlamak istedik.Ama ada ada olalı böyle bir sıcak böyle bir nem görmemiştir heralde diyorum.Yani bu feci nemli havayı size anlatabilmem mümkünmü bilmiyorum ama adada yaprak kıpırdamıyor, gram esmiyor.Dolayısıyla adanın tadı kaçıyor.Kısa bir yürüyüşten sonra kendimizi sahildeki cafelerden birine rastgele atıyoruz.Wi-fi de bulunca yine sosyal medyadan resimler paylaşıp yakınlamızla whatsapptan etkileşim kuruyoruz :)
Sıcaktan o kadar daraldım ki bir an önce gemiye gitmek istedim.23:30 da bota binerek gemiye ulaştık.Kuzey'i uyutup babannesinin odasına bıraktık ve biraz gemiyi keşfetmek için gezintiye çıktık.En üst katta içecek servisine devam eden pool barda biraz dinlendik ve serinledik.Sonrasına çok yorgun olduğumuz için kendimizi uykuya verdik.


Sabah uyandığımızda Santorini'deydik.Kahvaltı açık büfe gayet zengin çeşitli.Bütün bir günü adada geçireceğimizi göz önüne alarak çantama, Kuzey için bir iki tane de poğaça ve meyve atıyorum.Yine botlarla Santorini adasına gemiden servis var.Adaya inince teleferikle yukarı çıkıyoruz.Eşekli yol hiç bize göre değil.Yukarı çıkınca karşınıza araba kiralayabileceğiniz bir kaç dükkan çıkıyor.Bizim grubumuz ikiye bölünüyor.Biz araba kiralayarak adayı gezmeye karar veriyoruz.Yine hava çok sıcak ve nemli.Arabanın kliması bile yetersiz kalıyor.Adayı klima eşliğinde seyretmek daha cazip geliyor.Bence Santorini'de yapılacak en güzel aktivite bütün gün denize girmek olmalı.Çok havalı plajlar var.Deniz tuzlu ama oranın veletleri alışmış olacak ki sudan çıkmıyorlar.Benim gibi bir su kuşunun bile gözleri ciddi anlamda yandı.Bütün bir ada gezisi boyunca deniz için sadece yarım saat ayırabildik.Öğlen yemeği için balık iyi gider diye düşündük.Ve bir kaç yer arasında şirin bir restaurant bulduk.




Gemi kalkış için bir saat belirliyor, o saatte gemide olmalısınız.Santorini'den ayrılırken sonraki rotamız Atina için gemi hareket ediyor.Gemi içerisinde kaldığınız sürece çocuklarınız için farklı aktiveteler var.Oyun odası gece 23.00 kadar açık.Oyun odası kapalı olduğu zamanlarda yine çocukları eğlendiren bir abla var.Büyük salonda müzik eşliğinde dans ediyorlar.Tabii burda çocuğunuz bizimki gibi küçük yaşlardaysa sizin gözetimizde bu aktiviteye katılabiliyor.Tatilde çocukların uyku düzeni değiştiği için gece 23:00' e kadar açık olan oyun odası güzel düşünülmüş.4 yaşından büyük çocuğunuzu ablaya teslim ederek sizde biraz dinlenip keyif yapmaya fırsat bulabiliyorsunuz.Gemi turunda olmanın en güzel yanı bavul açma/kapama derdi olmadan her sabah farklı bir yerde güne başlamanız.Bu da gece uyumadan önce ertesi gün için heyecanlanmak demek.Tabii yinede çocuklu bir aile olunca her tatilde olduğu gibi burada da ekstra yorulabiliyorsunuz.
Ertesi gün sabah erkenden Atina'daydık.Kahvaltıdan sonra gemiden iniş yaparak pasaport kontrolünden geçiyoruz.Otobüsler terminale gelen yolcu gemileri için 15 dakikada bir servis yapıyor.Alandan bu otobüslerle çıkış yapıyorsunuz.Ets Atina turu için seçenekli bir program yapmış.Biz Akropolis müzeside dahil klasik şehir turu yapmayı tercih ettik.Adanın denize olan en uzak mesafesi 60 km.Atina'lılar saat 16:00 da mesaiyi bitirip ''siesta siesta'' hemen ilk fırsatta denize koşarlarmış.Plaka'yı çok beğendim.Yalnız İstanbul'un sahil kalabalığından sonra burası ilk izlenimde terkedilmişlik hissi uyandıyor.Belki hafta sonu olduğu içindi, sokaklar bomboş ve dükkanlar kapalı.



Parlemento binası önünde Kuzey efsun askerle



Akropolis Müzesi






Atina Athens Flea Market'i (bit pazarı) gezebilirsiniz.Güzel süs eşyaları var. Atina turumuz bittiğinde gemi yeniden Çeşme'ye hareket ediyor.
Gece yarısı, odanızın balkonunda oturup, uçsuz bucaksız denizi seyretmek çok keyifli.

Eğer böyle bir tura katılmayı düşünürseniz odanızı mutlaka balkonlu ve ön kısımdan isteyin.Zira adalara demir attığında manzaraya doyamayacaksınız özellikle hava karardıktan sonra.Havanın sıcak olmasına aldanmayın, geminin için ciddi derecede soğuk.Mutlaka çocuğunuz ve kendiniz için uzun kollu bir iki hırka atın bavula.



21 Eylül 2015

3D EL İZİ NASIL ALINIR



Bebeğinizin yada çocuğunuzun 3D el izini kendinizde bir kaç basit adımda kolayca yapabilirsiniz.



Malzemeler
1 bardak un
1 bardak tuz
kalıbı alabilmek için yuvarlak/kare kısa kenarlı bir kap yada tabak
su
alçı tozu

1 bardak un ve 1 bardak tuzu derin bir kapta karıştırın.
Karışımın içine, elinize yapışmayacak kıvamda bir hamur elde edene kadar azar azar su ekleyin.
Hamuru biraz yoğurduktan sonra yuvarlayarak top haline getirin ve kısa kenarlı kalıp olarak kullanacağınız tabağın içine düzgünce yayın.
parmak izleri yok etmek ve düzgün bir zemin hazırlamak için altı düz bir tabakla hamurun üzerine bastırın.
Zemini düzeltikten sonra bebeğinizin/çocuğunuzun elini hamurun ortasına bastırın ve el izinin hamura güzel bir şekilde çıktığından emin olduktan sonra kalıp hazır sayılır.
Bu aşamada kalıbın yarı aşamasını tamamladık.



Şimdi alçıyı hazırlıyoruz.
Alçıyı hazırlarken artık kullanmayı gözden çıkardığınız bir kaba ihtiyacınız olacak.Alçıyla çalışmaya başlamadan önce altına mutlaka gazete kağıdı sermenizi öneririm.Kaba önce bir miktar su ve sonrasında üzerine alçıyı ekleyin.Tahta bir çubukla karıştırın.Bekletmeden hazırladığınız hamur kalıbının üzerine alçı karışımını dökün.Kalıbın her yerine alçının yayılmasını sağlayın.Artık kalıbınızın donması için sadece beklemek kaldı.
Yaklaşık bir saatte alçı tutuyor ama siz yinede emin olmak için bir kaç saatten önce kalıba hiç dokunmayın.İyice donduğundan emin olduktan sonra kalıbı ters çevirin ve tabaktan çıkarın.El izini aldığınız hamuru alçının üzerinden soyarak çıkarın.
3D el iziniz hazır.


Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...