5. Ay

Kuzey 5 aylık oldu.
Ve...İştee!
O her şeye tepki verilen en keyifli anlar başladı.
Bu ay çok fazla değişiklik var.

Uzatılan oyuncaklara uzanıyor,kavrayabiliyor,uzun süre elinde tutabiliyor.Her şeyi ağzına götürüp mutlaka tadına bakıyor.
Sırt üstü yatarken yüz üstü dönmeyi keşfetti ve bu hareketi yapmayı çok seviyor,kusmasın diye dönmesine engel olursam ağlıyor.
Altı değiştirilirken ayak parmaklarını yakalamaya çalışıyor ve son bir kaç gündür parmaklarıyla oynamaya başladı.
Bu ay artan salya sorunu yüzünden devamlı üst değiştirmek zorunda kalıyoruz.
Kuzeyin elleri,parmakları sürekli ağzında.Dişleri kaşınmaya başladı ve bazen sanırım bu sebepten huysuzluk edip,ağlıyor.
Artık ben ve babası dışındaki insanları inceliyor,seçiyor ve farklı bir insan gördüğü zaman etrafta bakışlarıyla bizi arıyor.Bazende hoşuna gitmediği durumlarda ağlıyor.Yani Kuzey artık insan seçiyor.
Yalnız kalmayı hiç sevmiyor,özellikle beni devamlı etrafında istiyor.Mustafa'yla beni whopper menü olarak gördüğünü konusunda şakalaşıyoruz.
Yabancı biri onunla konuştuğunda başını çevirip omzuma gömülüyor.Bu hareket bana çok eğlenceli geliyor.
Babası evde olmadığı zamanlarda özlüyor. O'nu gördüğü zaman mutlu oluyor.Yatağın üzerinde birlikte oyun oynuyorlar.Mustafa "baa-ba,baaa-baa,hadi oğlum ba-baa" diye Kuzey'i şimdiden gazlıyor.Sanırım bu gidişle önce baba diyecek :).
Bu arada Kuzey çok dilli.Benden çok konuşuyor.Det-det-det,Gaa-ga,Aa-gii ve A-gu günün dedikoduları.
Başka numaralarıda var.Şimdi birde çığlık atmak diye bir şey çıkardı.O öyle çığlıklar attıkça biz gülme krizine giriyoruz.
Özellikle fotoğraflar ve videolarla ilgili aile üyeleri arasında bir telefon trafiği var.Her güzel anı yakalamaya çalışıyorum,ağladığı zamanlarıda çekiyorum ki büyüdüğünde anneciğine neler ettiğini görsün diye...
               

 
                  İki haftadır gece uykuları düzenimiz biraz değişti.Bunda sanırım havanın geç kararma etkisi ve diş çıkarma sıkıntısı var.Ve geçtiğimiz günlerde hafif bir nezle durumu oldu.İki-üç gün pek huysuz ve tatsız geçirdik.Neyse ki şimdi iyiyiz.Bu sebepten doktor randevumuza 10 gün erken gitmek durumunda kaldık.Doktorumuz İlke hanım.Kuzeyi çok beğendi.Birinden mikrop almış,dikkat edin dedi.
15 Nisanda 5. ay kontrolü için Kuzeyi yeniden götürdük.Kilo,boy ve genel sağlık kontrollü yapıldı.Rota aşısının 2.dozunu aldı.Rota aşısının yan etkisiymiş, ertesi gün ishal oldu.Bol bol emzirme dışında birde probiyotik damla verdik.3. gün normale döndü.Anne sütüne devam ve önümüz ay ek gıdaya geçiyoruz.Beni şimdiden bir telaş sardı.
                       Bütün bunların dışında 5 ay geçtiğine inanamıyorum.Gerçekten....

Bir Kaç Gün

                       Konu oğlum olduğunda her anne gibi bende aşırı titizleniyorum.Yalnız insanlar Kuzey'i severken çok fazla müdahale etmek istemiyorum,mıncıklamadıkları sürece...Henüz çok minik mikroplara,virüslere karşı çok açık ve tamamen savunmasız.Çok fazla kalabalık ortamlara girmemeli ve insanlarla yakın temas etmemeli-ymiş!..Doktorumuzun uyarısı bu..
                      Kalabalık ev ortamına girdik ve herkes hastaymış, alıp Kuzey'i ordan çıkmam gerekirken sadece fazla yaklaşmayın bari diyebildim.Ertesi sabah Kuzey'in öksürüğü ile uyandık.O günü huzursuz,bol ağlamalı ve sürekli tıkanan bir burunla bir şekilde geçirdik ve ertesi sabah doktora gittik.Teşhis:Nezle.. İlaç vermedi.Neyseki ateşide çıkmadı.Yalnız minik oğlum uyurken inledikçe ve arada bir içlene içlene ağladıkça bendeki suçluluk duygusu tavan yaptı.Neden o hastalıklı ortamdan alıp çıkmadım da göz göre göre virüsleri almasına izin verdim.2-3 günü böyle kendime kıza kıza geçirdim.Özellikle okula giden çocukları bebeklerden uzak tutmak gerekiyor.Cuma günü Kuzey'in keyfi birazda olsa yerine geldi.Bende hava güzelken onu biraz dışarı çıkardım,babasıyla birlikte..
                      Bu keyifsiz bir kaç günün öncesinde geçtiğimiz Pazar ailece sahilde yürüyüş ve kahvaltı yaptık.O gün hava resmen yaz gibiydi.Arabadaki gösterge, sıcaklığı 30 derece gösteriyordu.Ben sıcak havaların insanıymışım,resmen güneşi özlemişim.Bir ara o kadar sıcak oldu ki kahve içtiğimiz yerde Kuzeyi kısa kollu badisiyle bıraktım.
                       Uzunca bir zamandır Kuzey'le birlikte yalnız dışarı çıkıyoruz.Yalnız derken ortak bir nokta belirleyip anane ile buluşuyoruz.Bazende arkadaşlarımla buluşuyorum,birlikte yemek yiyoruz.Acaba diyorum şimdimi dikkatimi çekiyor,ne kadar çok bebekli insan var dışarıda.Hava güzelse Bağdat caddesinde yürüyüş yapıyoruz ve sonrasında kahve molası..Havalar güzelleşince her gün dışarı çıkarım artık çünkü Kuzeye ve bana temiz hava çok iyi geliyor.Araba ile bebekle birlikte seyahat ederken çok dikkatli olmak gerekiyor ki bununla ilgilide bir post yazmayı düşünüyorum.Bu arada oğlum şu an uyuyor.O uyuduğu zaman benide bir heyecan basıyor.Kahve içip keyifmi yapsam? yoksa yatağımı toplasam ? yoksa çamaşırları makineyemi atsam? :)) En iyisi bloga bir şeyler yazmak... derken uyandı bile :))

Kuzey Nasıl Uyuyor

Hamileliğin son zamanlarında epey kafa yorduğum konu; bir bebek (benim için son çare bile olmayan) ayakta sallanmadan nasıl uyutulur?
Bir çok yöntem var:Bilinen en etkili iki yöntemden biri bebeği kendi halinde (ağlatarak) uyutmak bir diğeri müzikle uyutmak.İkinci yöntem kulağa ne güzel geliyor.Hayali bile çok güzel.Bebişin altı kuru,karnı tok,hadi şimdi uyusun hoop müzik açalım uyudu bile :)) Yok canım işte o kadar kolay değil o işler.Ben bile uyuyamıyorum bazen kendi kendime.9 ay boyunca karnımın içinde beşikte misali sallanan ufaklık nasıl uyusun?
Ne yazık ki ilk günler emzirmek için uyandırmak, sonraki günler emzirdikten sonra uyutmak için olağanüstü çaba vermek gerekiyor.Biz Kuzeyi ilk günler her gece en geç 3 saatte bir emzirmek için gece uykusundan uyandırıyorduk.Bu böyle yaklaşık 15 gün devam etti.Yalnız çoğunlukla uykusundan uyanan miniği emzirip tekrar uykuya teslim etmek çok zorlayıcı olabiliyor.Ağırlığı çok fazla olmadığı için gecenin bir yarısı oğlanı kucakta pışpışlamak o zamanlar tek çare gibi gözüküyordu.Gece 2 saatte bir emzirince yenidoğan bebiş aynı rutini gündüzde istiyor,tek rahat hissettiği ve en güvenilir yer olan anne kucağı devamlı olmak istediği tek yer.
Ben hep şu sorunun cevabının peşinde koştum; Oğlanı ayakta sallamadan nasıl uyuturum?.Dediğim gibi ilk zamanlar hafif olduğu için kucakta pışpışlanarak uyuma,yalnız yatağa konduğu an başa sarma...Gündüz Allah ne verdiyse modu.Akşamsa ben diyim 22:30 siz diyin 23:00 gibi Kuzey müzik eşliğinde kendi kendine uyuma sınavı vermeye başladı.Çok geç değilmi? Aynen yani hani bana dinlenmek için zaman.Bu müzik olayı şimdilik pek tutmadı.
Kuzey 1,5-2 aylık olduğu zaman evde,arabada,uykuda arka fonda çalan müziğe aşina oldu.Ve ben bir rutin oluşturma konusunda kolları sıvadım.
Uyku Yardımcılarım:Emzik,penye bir battaniye(kundak için) ve anane elinden çıkmış uyku için özel yapım göz kapama tülbenti.Hımm bide iphone-ipad halihazırda ne varsa (tabii kapalı modda)...
Öncelikle bir rutin oluşturmak;Gündüz Aktivite,beslenme,uyku şeklinde... Akşamları ise karnı çok doymayacak kadar emzirme, banyo,banyo sonrası masaj yada oyun, emzirme, uyku... Uyku düzeni oluşturmak için her gün banyo çok önemli.Ve en geç 20:00 de yatakta olunacak.Yani olay Kuzey'in uyku düzenini saat 20:00 de sabitlemek.
Gece uykuya nasıl geçiyoruz? Ben çocuğumu öyle çatlatana kadar ağlatamam yada kendi halinde yatağa koyup saatlerce uykuya dalmasını bekleyemem.O'na uykuya dalması için yardım etmem gerekiyor diyorsanız yarım kundak yapmak gerçekten çok işe yarıyor.Çünkü bebek elleri açıkken uykuya dalmakta zorlanıyor,daldıktan sonrada yine elleriyle kendi kendini uyandırıyor.
Kuzeyi akşamları çoğunlukla yarım kundak yaparak ve Mozart dinleterek uyutuyorum,derin uykuya dalınca kundağı açıyorum.O kadar alıştıki müziği erken alınca uyanıyor.Bu arada nasıl kundak yapacağınızı bilmiyorsanız Youtube'ta videolar var.
                    İlk zamanlar gerçekten çok zor ama merak etmeyin hepsi geçecek.Siz bebeğe değil bebek sizin düzeninize uyacak.Uyuturken siz onunla değil o sizinle uğraşacak.Bana göre annelik tamamen içgüdüsel.Bir zaman sonra bakmışsınız ki sanki 10 çocuk büyütmüş gibi kendinize güveniniz gelmiş :)