21 Eylül 2013

Mercimekli Bebek Çorbası



Kuzeyi yalnızca emzirdiğim o günlerde ek gıda meselesi bana çok uzak geliyordu. Taki 6. ay kontrolünde doktorumuz ek gıdalardan bahsedinceye kadar.Yine hiç acele etmedim ve bu ek gıda meselesini biraz ağırdan almaya karar verdim.
Annelik bir sürü şeyi aynı anda yapmak ve düşünmek demek değilmi?.Elimdeki patatesin kabuklarını soyarken kafamdan geçen bi dünya şey.Keşke tertemiz gıdalar olsa,ilaçsız,hormonsuz,gdo'suz.Ne yazık ki mümkün değil artık.
Kuzey için çoğunlukla organik gıda almaya çalışıyorum.Bildiğim ve güvendiğim markaları özellikle tercih ediyorum.
Mercimek,pirinç unu,irmik,pekmez gibi gıda malzemelerini (bildiğim ve güvendiğim markaları özellikle tercih ediyorum) marketten alıyorum.Diğer sebze,meyve,yumurta ihtiyacımızı artık İpek Hanımın Çiftliğinden alıyoruz.Yukarıdaki resimde çiftlikten gelen sebzeler ve bu sebzelerle hazırlanan çorba var.Bu hafta bir fasulye geldi ki hiç sevmeyen kocam bile tadını diline dolamış,hatta bi ara oturmuş fasulyenin tadını konuşuyorduk.

Buda sebze çorbasını gören Kuzey'in suratı :)


Protein deposu etli mercimek çorbası tarifi

Mercimekli Bebek Çorbası

Malzeme Listemiz

2 yemek kaşığı mercimek
1 küçük dilim kuzu eti
1 yemek kaşığı irmik
1 küçük boy soğan
1 orta boy patates
4-5 dal fasulye 
Yarım litre su
Bir tutam maydanoz ve semizotu

Mercimeği yıkıyoruz,patatesi ve soğanı küp küp doğruyoruz.Sırasıyla sebzeleri,eti,mercimeği ve irmiği tencereye ekliyoruz.Üzerine suyu ilave ediyoruz.Sebzeler pişince karıştırıcı ile eziyoruz.Bir çay kaşığı zeytinyağı ile karıştırıyoruz.






Mercimekli Bebek Çorbası



Kuzeyi yalnızca emzirdiğim o günlerde ek gıda meselesi bana çok uzak geliyordu. Taki 6. ay kontrolünde doktorumuz ek gıdalardan bahsedinceye kadar.Yine hiç acele etmedim ve bu ek gıda meselesini biraz ağırdan almaya karar verdim.
Annelik bir sürü şeyi aynı anda yapmak ve düşünmek demek değilmi?.Elimdeki patatesin kabuklarını soyarken kafamdan geçen bi dünya şey.Keşke tertemiz gıdalar olsa,ilaçsız,hormonsuz,gdo'suz.Ne yazık ki mümkün değil artık.
Kuzey için çoğunlukla organik gıda almaya çalışıyorum.Bildiğim ve güvendiğim markaları özellikle tercih ediyorum.
Mercimek,pirinç unu,irmik,pekmez gibi gıda malzemelerini (bildiğim ve güvendiğim markaları özellikle tercih ediyorum) marketten alıyorum.Diğer sebze,meyve,yumurta ihtiyacımızı artık İpek Hanımın Çiftliğinden alıyoruz.Yukarıdaki resimde çiftlikten gelen sebzeler ve bu sebzelerle hazırlanan çorba var.Bu hafta bir fasulye geldi ki hiç sevmeyen kocam bile tadını diline dolamış,hatta bi ara oturmuş fasulyenin tadını konuşuyorduk.

Buda sebze çorbasını gören Kuzey'in suratı :)


Protein deposu etli mercimek çorbası tarifi

Mercimekli Bebek Çorbası

Malzeme Listemiz

2 yemek kaşığı mercimek
1 küçük dilim kuzu eti
1 yemek kaşığı irmik
1 küçük boy soğan
1 orta boy patates
4-5 dal fasulye 
Yarım litre su
Bir tutam maydanoz ve semizotu

Mercimeği yıkıyoruz,patatesi ve soğanı küp küp doğruyoruz.Sırasıyla sebzeleri,eti,mercimeği ve irmiği tencereye ekliyoruz.Üzerine suyu ilave ediyoruz.Sebzeler pişince karıştırıcı ile eziyoruz.Bir çay kaşığı zeytinyağı ile karıştırıyoruz.






Doğumdan Sonra-Hayat Kurtaran Ürünler-2

                    Telsiz kullanıp kullanmama konusunda kararsızdım.Çevremden hemde arkadaşlarımın tecrübelerinden arada bir lazım olduğunu öğrenince alalım dedik ve muhtemelen en iyisi odur diyerek Avent marka telsiz aldık, eve geldik, deneme yapmak için paketten çıkardık ve bir türlü çalıştıramadık.Sürekli parazit sesi vardı.Neyse sonra e-bebeğe geri götürdük ve çalışan personelden öğrendik ki bu telsizi kullanabilmek için evde hiç manyetik olmaması gerekiyormuş.Bende isterdim öyle bir evde yaşamayı ama günümüzde ne yazık ki bu pek mümkün değil.Sonra Weewell'in şu telsizini aldık,denedik ve hiç bir parazit sesi yoktu.Zaten telsiz dijital olduğu için frekans arama gibi bir durumu yok.Fiyatına göre de pek maharetli bir şey.İçinde bebek için melodiler ve şarkılar filan var.

                              

                   İlk bir günlerde bebekle yapışık bir hayat sürüldüğü için pek ihtiyaç olmadığı düşünülebilir.Ama biz ilk günlerde bile kullandık ve çok işimize yaradı.Özellikle gündüz Kuzey'i odasında yatırdığım için,evin diğer odalarında, mutfakta, yemek yerken bile telsiz hep yanımdaydı.

                   Kuzey 2,5 aylık olduğundan bu yana kendi odasında uyuyor,O uykudayken ağlamasını duymak için kullanıyoruz ama daha bir dolu özelliği olan bi telsiz.

19 Eylül 2013

Burun Aspiratörleri

Malum havalar fazlasıyla dengesiz,bi yağmurlu,bir rüzgarlı,bi sıcak,bi soğuk derken şifayı kapmamak mümkün değil.Herkes hasta, salgın şeklinde.Ne yazık ki bizde şifayı kaptık.Aslında ben değil Kuzey.İki gün önce full ağlamalı kabus gibi bir gece geçirdik.Ağlamasının sebebi burnunun tıkanması ve biriken sümüğü atamaması.Serum fizyolojik pek fayda etmedi.O ağladıkça bende kendimi fazlasıyla suçladım.O kadar dikkat etmeme rağmen yine benim yüzümden hastalandı.Kuzey çok ağlayınca acile gitmek için gece 03:00te evden çıktık.Arabada uyuyakalınca biraz dolanıp eve geri döndük.Uyandırmadan yukarı çıkarmayı başardım ama yatağına yatınca yine uyandı.Yine ağladı.Neyse biraz sonra birlikte uyuyakaldık.Ertesi gün doktorumuz tıkalı burnu için fısfıs verdi.Ilık bir banyodan sonrası,havayı nemlendirmek için buhar makinesini açtım,yatak çarşafına viks,burna da fısfısla artı dünden kalma uykusuzluğunda etkisiyle o gece yani dün gece rahat uyudu.Bugün tıkanık ve akıntılı bir burunla güne uyandı.Ah ne zormuş o burunda biriken akıntı.


Elimde iki farklı burun aspiratörü var ve ne yazık ki hiç bir işe yaramıyor.
Bugün Santabebe marka burun aspiratörünü aldım.Ürün iki adet kalem pille çalışıyor.Melodiler çaldığı içinde Kuzeyin ilgisini çekti.Tabii burnuna değince olay değişti.Ama şimdi alıştı.Diğerlerindeki gibi kafasını çevirmiyor,ellerimi itmiyor.Hatta bazen burnunu uzattığı bile oldu :)) 
Temizliği kolay.
Uç kısmı silikon olduğu için burnunu acıtmıyor ve tahriş etmiyor.

Neden diyorum daha önce almamışım?

Benim gibi sorun yaşayanlar yada yaşayabilecek annelere faydalı olması için bu yazıya öncelik verdim.

Bütün annelere hastalıktan uzak günler dilerim :)

17 Eylül 2013

Emzirme ve Bebek Odaları

                   Son 5 aydır hatırı sayılır kadar çok A.V.Mnin ve restaurantın bebek bakım-emzirme odasını kullandım.Bir iki hafta öncede Ataşehir'de yeni açılan Brandrium'a gittik ve yemek bölümünün olduğu kattaki bebek odasını kullanmak durumunda kaldım.Güzel,şık bir oda yapmışlar.İçerisi epey küçük olduğu için 2 kişi ortak kullanamaz,buna rağmen kapı kilitlenmiyor ve emzirme koltuğu trajikomik bir şekilde kapının açıldığı yöne koyulmuş.Ola ki emzirirken kapıyı biri açsa memeler fora yani.Ben koltuğu kapının önüne çekerek oturdum.İçeride 10-15 dk. kaldığımı sanıyorum ve bu süre zarfında kapı temizlik yada güvenlik görevlileri olduğunu sandığım kişilerce sürekli açılmaya çalışıldı.O kadar sinirlendim ki en sonunda birine corladım.Bu olayın aynısı daha öncede Buyaka'da başıma geldi hatta bir kaç kez.Gerçekten çok sinir bozucu bir durum.
                   Anneler bilir,bu odalar bazen aynı frekanstaki anneler için 10-15 dakikalık terapi odası gibi oluyor.Bazense hemen kaçma isteği uyandırıyor.Misal küçücük odaya bir bebeğin altını değiştirmek için 3 kişi birden dalıyor ve çoğunlukla 3 kişinin ilgisinden bunalmış bebek yada çocuk çığlık atarcasına ağlıyor.Buda o an için emziren anne ve bebekte sıkıntı yaratıyor. Yada böyle küçük bir odada kan ter içinde bebeğinizi emzirmeye çalışırken başka biri kapıyı vurmadan açar ve işinizin bitmesini beklemeden havasız odada çocuğunun altını değişmeye çalışır.
           
           O bu değilde...bu temizlik yada güvenlik görevlilerinin emzirme odalarıyla olan derdini hala anlamış değilim!





11 Eylül 2013

9. Ay



               Zamanı yakalayıp biraz daha yavaşlatmak, hatta bazen bu anları dondurup biraz daha ağırdan almak istiyorum.Kuzey'inde hareketlenmesiyle sanki daha bir hızlandı günler...Daha yeni göğsümde uyuyakalan bu minik adam şimdi kocaman kahkahalarıyla evimizi dolduruyor.İki ay ara verdikten sonra bu ay doktor kontrolümüz vardı.Kuzey pek bir mızmızlandı.Sağ üstte bir arka diş çıkmak üzereymiş.Son zamanlarda artan salya sorunu bu yüzdenmiş.Doktorun tavsiyesiyle bu ay sağlık ocağında kızamık aşısı yaptırdık.Sevmiyorum hiç bu aşı olayını.Neyse ki korktuğum kadar bir zorluğu olmadı.
Kuzey komando misali yerde sürünmekten dizlerinin üzerinde emeklemeye terfi etti.Kendini yukarı çekerek eşyalara tırmanmaya başladı ve böylece ufak tefek kazalara da ''merhaba'' dedik.Kuzey'in evdeki her şeyi tarama merakıyla birlikte benim içinde zor günler başlamış oldu.Yinede bu koşturmayı seviyorum.


Bu yaz haziran ayında denize girmeye başladık ve hâlâ tatil modundan çıkamadık.Bu sayede Kuzey'in bir bebeğin hiç olmayacak kadar çok denizde çekilmiş fotoğrafı oldu.İlk defa bu yaz çoğunlukla yanlız yüzdüm.Babamız, Kuzey'e baktı ben hoop denize.
İstanbul'da olduğumuz günlerde hemen hemen her gün dışarı çıktık.Parka gittik,yürüyüş yaptık ve salıncakta sallanan Kuzey'i mutlulukla izledik.



Geçen ay Kuzeyin dizlerinin üstünde emeklemeye başlamasıyla birlikte bizim için hareketli günler başladı.Özellikle benim için.Oturması,kalkması,düşmesi,tutunması derken her gün koşturmaca içinde geçiyor.
Bu tatlı anları biraz daha ağırdan almak mümkün olabilseydi keşke.
Bu ay neredeyse her gün diyebilirim denize girdik.Kuzey denizi,suyu sevdi.Bu vesileyle akşamları da güzel uyudu.
Gece uykuları düzene girdi derken artık bazen belli bir saatte emmek için uyanıyor ve bir daha uykuya geçmek istemiyor.Yaklaşık bir saat benim uyutma Kuzey'in uyumama inatlaşmasından sonra pes eden taraf genellikle ben oluyorum.Bazen ben bazen babamız bazende ikimiz birden gecenin bir yarısı Kuzeyle oyun oynuyoruz.Neyse ki öğlen uykularında bir kaç saat beraber uyuyabiliyoruz.En azından benim gibi uyku delisi biri için bu bile büyük şans.Bütün bunların dışında bu ay ara ara Şile'deydik.Neredeyse 15 günden fazla kaldık diyebilirim.Hava güzelse mutlaka o günü değerlendirmeye çalıştım ve Kuzey Eylül ayında bile denize girdi. Deniz çok güzeldi bende bol bol yüzdüm.Benim için çok değerli anlardı gerçekten.Bu sene tatil anlayışım Kuzeyle birlikte farklı bir boyut kazandı.Her şey hatta bütün düzenimiz O'nun uyku saatlerine ve keyfine göre ayarlanıyor.
Tutunarak ayağa kalkmak,dolap kapaklarını açıp kapatmak,mutfağa gidip çekmece kulplarına tutunarak dolaplara tırmanmak gibi marifetler geliştirdi.

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...